Ankara, 4 Nisan 2020 - İslam Kalkınma Bankası (İKB) Yönetim Kurulu, COVID-19 küresel salgınına yönelik İKB Grubu Stratejik Hazırlık ve Müdahale Programı için 2.3 milyar ABD Dolarını onayladı. 30 Mart itibariyle, 52 Üye Ülkede 61.794'ün üzerinde teyitli COVID-19 vakası ortaya çıktı. Virüsün yayılımına ilişkin simülasyon modelleri, yayılımı önlemek üzere sıkı müdahalelerde bulunulmaması durumunda vaka sayısında büyük bir artış olabileceğini gösteriyor. Yetersiz sağlık sistemlerine sahip Üye Ülkeler özellikle yüksek risk altında.

Program, Üye Ülkeleri COVID-19 küresel salgınının etkisini önleme, kontrol altına alma, azaltma ve giderme çabalarında desteklemeyi amaçlıyor. Program kısa, orta ve uzun vadede bütüncül bir yaklaşım öngörüyor ve Üye Ülkelerin geçim kaynaklarının geri kazandırılması, dayanıklılıklarının sağlanması ve ekonomik büyümelerinin teşvik edilmesi gibi yöntemlerle yeniden düzene kavuşmalarını sağlayarak, sağlık sektörüne yönelik anlık ve acil müdahalenin ötesinde öncelikler barındırıyor. Programda 3-R yaklaşımı benimseniyor; her bir bileşen Respond, Restore and Restart (Müdahale, İyileştirme, Yeniden Başlama) prensiplerine odaklanıyor ve teknoloji her aşamada kilit rol oynuyor.

Programa İKB 1.520 milyon ABD Doları, Kalkınma için İslami Dayanışma Fonu (ISFD) 50 milyon ABD Doları, Uluslararası İslam Ticaret Finansman Kurumu (ITFC) 300 milyon ABD Doları, İslami Özel Sektör Kalkınma Kuruluşu (ICD) 250 milyon ABD Doları, Kral Abdullah bin Abdulaziz Yardım Fonu (KAAP) 8,5 milyon ABD Doları, Bilim, Teknoloji ve İnovasyon Dönüşüm Fonu 1 milyon ABD Doları ve buna ek olarak İslam Yatırım Sigortası ve İhracat Kredisi Şirketi (ICIEC) 150 milyon ABD Doları tutarında katkı sağladı.

İKB Grubu Başkanı Dr. Bandar Hajjar, İKB Grubu’nun başlattığı bu girişimin İKB stratejisi ve beş yıllık program (P5P) ile tutarlı olduğunu belirtti. P5P programı kapsamında Üye Ülkelerin, İKB Grubunun mevcut ve acil sorunlara hızlı müdahalesiyle ilgili beklentilerinin karşılanması en önemli öncelik olarak belirlenmiştir.

Dr. Hajjar kriz sonucunda küresel GSYİH'nin %0,5 - %1,5 oranında azalmasını beklediklerini ve Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı'na (UNCTAD) göre 2020'de küresel ekonomide 1 ila 2 trilyon ABD doları tutarında kayıp olması beklendiğini ifade etti. Uluslararası Çalışma Örgütü-ILO ise 25 milyon iş kaybı olacağını öngörüyor.

Dr. Hajjar yetersiz ticaret koşulları nedeniyle küresel tedarik zincirlerinin sekteye uğradığını ve bu durumdan en çok KOBİ'lerin etkilendiğini belirtti. Ekonomik krizin azalan ekonomik faaliyetler, emtia fiyatlarındaki uyuşmazlıklar, düşük vergi gelirleri ve az sayıda yatırım gibi etkenlerle bir araya geldiğinde, Üye Ülkelerin büyüme ve verimlilikleri üzerinde uzun vadeli etki yaratarak onlar için büyük bir risk teşkil ettiğini de ekledi.